29 Temmuz 2011 Cuma

Zerdüşt ve Okyanustaki Damla

Bre dostum Zerdüşt;
Nerelerdesin kim bilir?
Epeyce zaman oldu görüşmeyeli,
şöyle karşılıklı dertleşmeyeli,
girdaplar yaratıp içinde boğulmayalı ve hepsinden öte
aşkın çomak sokulası kaosunda, hayatı anlamaya çalışmayalı epeyce zaman oldu...
Aşka vakit var daha ama yokluğun kendini hissettiriyor be dostum.
Gelsen diyorum,
gelsen de elden gelmeyenlere birlikte çare bulsak...
Hani öldürülen kelebekelere, susuz bırakılan tarlalara, kesilen ağaçlara,
betonarme düzenlerin betonlaştırdığı, kısırlaştırdığı beyinlere,
bok yoluna giden ülkemin evlatlarına,
yok edilemeyen çete başına,
insanın insana ettiklerine, zulmüne,
saygının hepten yok edilişine,
sevgisizliğe, çaresizliğe, en önemlisi de ümitsizliğe hani
gelsen de bir çözüm bulsak...
Hiç değilse konuşsak...
Derin derin, sessizce,
Okyanusta bir damla olsak,
sonra okyanusta benliği bulsak,
Diyeceğim o ki Zerdüşt,
İhtiyaç vardır bu ara buyurduklarına...

Hiç yorum yok: